06 Nisan, 2020

FİNANSAL KİRALAMAYA KONU MALLARIN İADESİ DAVALARINDA HARCA ESAS DEĞERİN TESPİTİ KONUSUNDA ÇELİŞKİLİ KARARLAR HAKKINDA İÇTİHADI BİRLEŞTİRME TALEBİ

FİNANSAL KİRALAMAYA KONU MALLARIN İADESİ DAVALARINDA HARCA ESAS DEĞERİN TESPİTİ KONUSUNDA ÇELİŞKİLİ KARARLAR HAKKINDA İÇTİHADI BİRLEŞTİRME TALEBİ

GİRİŞ: 

Finansal kiralama sözleşmelerine konu mallarına iadesi konulu davalarda dava değerinin belirlenmesi konusunda Yargıtay 19. HD kısa süre ile iki farklı karar verdi. Bu kararlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına içtihadı birleştirme talebinde bulundum. Talep dilekçesi ile çelişkili kararların örnekleri ve incelemesi aşağıdadır. Yargıtay'dan cevap geldiğinde, gelen cevabı da burada paylaşacağımı belirtmiştim. Yargıtay Birinci Başkanlığı yapılan inceleme sonucunda içtihat aykırılığı olmadığına karar vererek talebimi reddetmiştir. 

T.C. 
YARGITAY 
BİRİNCİ BAŞKANLIĞI'NA


İÇTİHATLARIN 
BİRLEŞTİRİLMESİNİ İSTEYEN: Hakim Bülent Nuri KURDOĞLU 
                                                             İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi Üyesi

TALEP KONUSU                         : Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2017 / 2580 Esas; 2019 / 969 Karar ve 19.02.2019 Tarihli kararı ile Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2018 / 1107 Esas; 2019 / 2137 Karar ve 01.04.2019 Tarih sayılı kararları arasındaki içtihat farklılığının 2767 sayılı Yargıtay Kanunu m. 45'e göre içtihatların birleştirilmesi yoluyla giderilmesine karar verilmesi hakkındadır. 

AÇIKLAMALAR                           :

I. İçtihatların Birleştirilmesine Konu Yargıtay Kararlarının Özeti: 

2767 sayılı Yargıtay Kanunu m. 45'e göre içtihatların birleştirilmesi yoluyla içtihat farklılığının giderilmesine konu kararların özeti aşağıdaki gibidir. 

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017 / 2580 Esas; 2019 / 969 Karar ve 19.02.2019 Tarihli kararı ile finansal kiralama sözleşmesine konu malların iadesi hakkında açılan davalarda finansal kiralamaya konu malın değerinin dosya içinde bulunan faturaya göre değil mahkemece dava konusunun değerinin resen tespit edilmesi ve eksik harcın tespit edilecek bu değer üzerinden tamamlanması yönünde içtihat oluşturulmuştur. 

Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2018 / 1107 Esas; 2019 / 2137 Karar ve 01.04.2019 Tarih sayılı kararı ile de dava değeri olarak teslime konu malların toplam değeri üzerinden harcın yatırılması gerektiği yönünde içtihat oluşturulmuştur. 

II. Kararların İncelenmesi: 

Yargıtay 19. HD 19.02.2019 tarihli kararında finansal kiralamaya konu malın değerinin mahkemece resen belirlenmesi gerektiği tespitini açıkça yapmışken 01.04.2019 tarihli kararında teslime konu malların toplam değeri üzerinden harcın yatırılması gerektiği yönünde içtihat oluşturmuş ancak iadeye konu malların toplam değerinin önceki karar doğrultusunda mahkemece resen belirlenmesi şeklinde bir tespite gitmemiştir. Karar metni tamamen incelendiğinde Yargıtay 19. HD'nin 01.04.2019 tarihli kararında davacı finansal kiralama şirketinin davayı açarken dosyaya sunduğu finansal kiralamaya konu fatura bedelleri üzerinden toplam eksik harcın tamamlanması gerektiği sonucu çıkmaktadır ki bu sonuç dairenin 19.02.2019 tarihli finansal kiralamaya konu malın değerinin mahkemece resen belirlenmesi gerektiği tespiti ile açıkça çelişmektedir. 

Finansal kiralama sözleşmelerinde iadeye konu mallar iade davaları açılmadan önce belli bir süre davalı tarafın kullanımında kalmaktadır. Dolayısıyla ne kadar kullanıldığı ve yıprandığının tespiti ancak mahkemenin tarafsız gözlemi ile mümkündür. Bu nedenle iadeye konu malın nerede olduğu tespit edilebiliyorsa orada mahkemece ya da malın bulunduğu yer mahkemesine talimat yazılarak talimat mahkemesince teknik bilirkişi eşliğinde keşif yapılması sağlanıp malın rayiç değerinin tespitinin yapılması ve bu rapora göre harcın tamamlanması yoluna gidilmesi usul hukukuna göre daha doğru bir yol olacaktır. 

Mahkemenin yapacağı rayiç değer tespiti ile davacı tarafın dosyaya sunduğu faturalar toplamı arasındaki fark ya da davacı tarafın yaptırdığı değerleme raporu arasında ortaya çıkacak fark davayı kaybeden davalı yönünden ödemek zorunda kalacağı nispi harcı ve yasal vekâlet ücreti miktarını da doğrudan etkileyecektir. Bu durum yargılama giderleri yönünden davalı açısından ayrı bir adaletsizlik yaratacaktır. Bu gerekçelerle Yargıtay 19. HD'nin  finansal kiralamaya konu malın değerinin mahkemece resen belirlenmesi gerektiği yönündeki tespitini içeren 19.02.2019 tarihli içtihadı dava konusu olayın esasına ve usul hukukuna daha uygun düştüğünden birbiriyle çelişkili iki içtihat arasındaki içtihat farklılığının Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017 / 2580 Esas; 2019 / 969 Karar ve 19.02.2019 Tarihli kararı üzerinde içtihadın birleştirilmesi kararı verilerek giderilmesinin uygun olacağı düşüncesindeyim. 

SONUÇ                               : Yukarıda sunulan nedenlerle; Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2017 / 2580 Esas; 2019 / 969 Karar ve 19.02.2019 Tarihli kararı ile Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2018 / 1107 Esas; 2019 / 2137 Karar ve 01.04.2019 Tarih sayılı kararları arasındaki içtihat farklılığının 2767 sayılı Yargıtay Kanunu m. 45'e göre içtihatların birleştirilmesi yoluyla giderilmesine karar verilmesini, başvuru sonucundan tarafımın haberdar edilmesini arz ederim. 06.04.2020 

Eki: 

1-Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2017 / 2580 Esas; 2019 / 969 Karar ve 19.02.2019 Tarihli karar örneği, 
2-Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2018 / 1107 Esas; 2019 / 2137 Karar ve 01.04.2019 Tarih sayılı karar örneği. 

FİNANSAL KİRALAMA SÖZLEŞMELERİNDE MALIN DEĞERİNİN MAHKEMECE BELİRLENMESİ GEREKTİĞİ HAKKINDA KARAR

        T.C. 
YARGITAY                                       TÜRK MİLLETİ ADINA
19. HUKUK DAİRESİ                      YARGITAY KARARI

ESAS SAYISI : 2017/2580 
KARAR SAYISI  : 2019/969
KARAR TARİHİ : 19/02/2019

TEMYİZ İNCELEMESİ YAPILAN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2015/1169-2016/393
TARİHİ : 11/05/2016
                                  
 Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı  tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    - KARAR -

Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme konusu malın teslim edildiğini, ancak borçlu sözleşmeden ötürü ödemesi gereken 18.12.2014 tarihi itibarı ile aylık 24.253,13-TL olmak üzere kira borcu, 700,01-TL sigorta borcu ve devam eden tüm taksitleri ödemediğini,  bu nedenle müvekkil şirket tarafından ihtarname gönderildiğini, davalının borcu ödemediği gibi kiralama konusu malları da iade etmediğini ileri sürerek davalı tarafından iade edilmesi gereken sözleşmeye konu malların davalı şirkete aynen iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 

Davalıya usulüne uygun tebligatın yapılmasına rağmen, davalı davaya cevap vermemiştir. 
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında   düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesi düzenlendiği,  davalının kendisine yapılan ihtara rağmen ihtar süresi içerisinde sözleşmeden kaynaklanan kira borcunu ödemediği,  davalının yasal 60 günlük ihtar süresi içerisinde borcunu ödemediği için temerrüte düştüğü, davacının fesih hakkı doğduğu için sözleşmenin davacı tarafça feshedildiği, bu nedenle davacının sözleşme konusu malların iadesini talep etme hakkının olduğu gerekçesiyle davanın kabulüyle dava konusu makinenin  davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davaya konu 6 M- CAL/H katı yakıt kazanı seri no 2012/003 olarak tanımlanan finansal kiralamaya konu malın değerinin dosya içinde bulunan faturaya göre 272.700.00 TL olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece dava konusunun değerinin resen tespit edilmesi  ve eksik harcın tamamlanması gerekmektedir. Ancak harç 20.000.00 TL  üzerinden yatırılmış olup mahkemece dava kabul edildiği halde eksik harç tamamlanmamış, 20.000.00 TL üzerinden karar harcı alınmış olup bu husus resen bozma nedenidir.  492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28.maddesinde karar ve ilam harcının 1/4’ünün peşin alınacağı hükme bağlanmış ve aynı Yasa'nın 32. maddesinde eksik harç tamamlanmadıkça müteakip işlemlere, devam edilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.  Mahkemece yapılması gereken davanın gerçek değeri üzerinden  eksik harç tamamlanması için davacı vekiline mehil verilmesi, süresinde harç yatırılmadığı takdirde Harçlar Kanunu  28. ve 32. maddeleri gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasıdır. O halde açıklanan nedenlerle kararın resen bozulmasına karar verilmiştir. 

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 19/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.  

FİNANSAL KİRALAMA SÖZLEŞMELERİNDE MALIN DEĞERİNİN DOSYA İÇİNDEKİ FATURA DEĞERİNE GÖRE BELİRLENMESİ GEREKTİĞİ HAKKINDA KARAR

 T.C. 
YARGITAY                                       TÜRK MİLLETİ ADINA
19. HUKUK DAİRESİ                      YARGITAY KARARI

ESAS SAYISI : 2018/1107 
KARAR SAYISI  : 2019/2137
KARAR TARİHİ : 01/04/2019

TEMYİZ İNCELEMESİ YAPILAN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2015/178-2015/260
TARİHİ : 10/04/2015

Taraflar arasındaki malın iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- KARAR -

Davacı vekili, davacı şirket ile davalı arasında finansal kiralama sözleşmelerine konu aksesuar ve ekipmanların kiralanarak karşı tarafa teslim edildiğini, kira bedellerinin ödenmemesi sebebiyle birikmiş kira bedellerinin ödenmesi için 60 günlük süre verildiği aksi halde sözleşmenin feshedileceğinin ihtar edildiği, verilen sürede davalının ödeme yapmadığı gibi kira konusu malları da teslim etmediğini ve sözleşmenin feshedildiğini belirterek sözleşme konusu malların davacı şirkete aynen teslimine, teslimi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla fiili imkansızlığın oluştuğu tarihten itibaren işleyecek akdi faizi ile birlikte ekipmanların değerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacının, finansal kiralama sözleşmesine konu aksesuar ve ekipmanları kiralayıp karşı tarafa teslim ederek yükümlülüklerini yerine getirdiği, kira bedellerinin ödenmemesi nedeniyle davalının yükümlülüklerini yerine getirmediği, yasa ve sözleşme  gereği sözleşmenin fesholduğu, davalının  kiralananı  elinde bulundurmasını gerektirir hukuki dayanak kalmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dava finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan aynen teslim davasıdır.Davacı harç yatırırken dava değeri olarak teslime konu malların toplam değeri üzerinden harcı yatırması gerekirken, 10.000,00 TL üzerinden harç yatırmıştır. Mahkemece de eksik harç tamamlanmaksızın davaya devamla hüküm kurulması doğru olmamıştır.

2-Mahkemece ön inceleme duruşmasına iştirak etmeyen davalı yokluğunda karar verilmişse de tahkikat için davalıya tebligat çıkartılmayarak hukuki dinlenilme hakkının ihlali suretiyle HMK'nın 27.madde hükmüne aykırı karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bu nedenlerle de bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle de hükmün BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde davalıya iadesine, 01/04/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder