BİR YERDE GEÇİCİ OLARAK OTURANLARA KARŞI
AÇILACAK
DAVALARDA YETKİ
I.
GİRİŞ:
Mahkemelerde yargılamanın başında en çok karşılaşılan
itirazların başında yetki itirazı gelmektedir. Bu makalemizde bir
yerde geçici olarak oturanlara karşı açılacak davalarda yetkili
mahkemenin neresi olacağı konusu üzerinde duracağız.
II.
GENEL YETKİ:
6100 sayılı HMK m. 6’ya göre genel yetkili mahkeme davalı
gerçek ya da tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki
yerleşim yeri mahkemesidir. Yerleşim yeri de 4721 sayılı TMK
hükümlerine göre belirlenir. Bir yerde geçici olarak oturanlara
karşı açılacak davalarda yetkili mahkeme belirlenirken genel
yetkinin kapsamına girmeden yetkili mahkemenin belirlenmesi
gerekmektedir.
III. “GEÇİCİ OLARAK OTURMA” ve “UZUNCA BİR
SÜRE DEVAM ETME” KOŞULLARININ İNCELENMESİ:
Geçici olarak oturma bir kişinin 4721 sayılı TMK hükümlerine
göre yerleşim yerinin dışında başka bir yerde sürekli olmayan
bir bulunma durumunu ifade eder. Örneğin, memur, işçi, öğrenci,
asker gibi kişiler işleri ya da yürüttükleri görevleri
nedeniyle asıl yerleşim yerlerinin dışında oturmak zorunda
kalabilirler. Bu durumda bulunanlara karşı dava açılması
gerektiğinde ve genel yetkinin yani davalının yerleşim yeri
mahkemesinin yetkili mahkeme olarak uygulanması gerektiğinde gerek
davacı açısından gerekse davalı açısından bir mağduriyet
yaşanmaması için geçici olarak oturma durumunun çok iyi
incelenmesi gerekir.
6100 sayılı HMK m. 8 geçici olarak oturan kişileri “memur,
işçi, öğrenci, asker gibi” demek suretiyle örnek olarak
saymıştır. Memur kavramına kadrolu ya da sözleşmeli bütün
kamu çalışanlarının gireceği, işçi kavramına bütün maaşla
çalışanların gireceği, asker kavramına polis teşkilatı
mensuplarının da gireceği açıktır. Maddenin bu ibaresi bu
şekilde geniş yorumlanmalıdır.
“geçici olarak oturma” kavramına gelince bu kavramın
açıklanması aslında madde de belirtilmeyen başka bir etkenin
dikkate alınması ile mümkün olacaktır. Yasa maddesi “orada
bulunmaları uzunca bir süre devam edecekse” koşulunu getirerek
iki ibarenin birlikte değerlendirilmesini gerekli kılmaktadır.
Maddede sayılanlar geçici olarak oturmalı ancak orada bulunmaları
uzunca bir süre devam etmelidir. İşte bu durumda bulundukları yer
mahkemesi yetkili olacaktır. Geçici olarak oturma ancak orada
bulunmaları uzunca bir süre devam edecek olma durumu nasıl
açıklanabilir? Maddede sayılan memur, işçi, öğrenci ve asker
gibi olanlar yaptıkları iş nedeniyle zaten geçici olarak
bulunuyor olurlar. Ancak “uzunca bir süre olması” davalının
kalan süresi ile ilgili olarak çözüme kavuşturulması gereken
bir durumdur. Örneğin bir öğrencinin kira borcundan dolayı
hakkında kira parası alacağına dayalı bir davaya ya da icra
takibine uğraması durumunda yetkili mahkeme asıl yerleşim yeri
mahkemesi mi yoksa öğrenci olarak bulunduğu yerdeki yani
uyuşmazlığın doğduğu yerdeki mahkememi yetkili olacaktır?
Öğrenci dört yıllık fakültenin birinci yılında böyle bir
alacak davasına muhatap olursa artık hem geçici olarak oturma hem
de uzunca bir süre orada bulunma durumunun gerçekleşeceğini
söyleyebiliriz. Çünkü açılacak davanın sonuçlanması için en
az üç yıllık daha süre vardır. Ancak öğrenci dört yıllık
fakültenin son yılında okulun kapanmasına bir ay kala böyle bir
davaya muhatap olursa bu durumda geçici olarak oturma durumu
gerçekleşse de uzunca bir süre kalma durumu artık
gerçekleşmeyeceğinden öğrencinin bulunduğu yer mahkemesinin
yetkili olduğunu söyleyemeyiz. Bu durumda genel yetki kuralına
göre öğrencinin 4721 sayılı TMK m. hükümlerine göre yerleşim
yeri mahkemesinin yetkili olduğunu kabul etmek gerekir.
Bazı hukukçular bu maddenin yorumlanmasında mahkemenin iş yükünün
de dikkate alınması gerektiğini ve mahkemenin önündeki davayı
sonuçlandırması için gerekli olan sürenin iş yükü nedeniyle
uzayacak olması durumunda davalı açısından uzunca bir süre
kalma koşulunun gerçekleşemeyeceğini belirterek yetkinin genel
yetki kuralına göre belirlenmesi gerektiğini savunmaktadırlar.
Hal bu ki konunun mahkemelerin iş yükü ile bir ilgisi yoktur.
Çünkü genel yetkinin uygulandığı bir davada da dava açıldıktan
sonra yerleşim yerini değiştiren ve başka bir yere giden
davalılar olabilir. Bu durumda yetkili mahkeme değişmediği gibi
mahkemenin iş yükü nedeniyle davalının yerleşim yerinin
belirlenmesinde geçici olarak oturma ve uzunca bir süre bulunma
koşulu araştırılmamaktadır.
Bizce bakılması gereken ölçütler şunlardır.
-
Kişi 6100 sayılı HMK m. 8’de örnek olarak sayılan kişilerden biri sayılabilir mi?
-
Eğer bu kişilerdense ne kadar süreliğine o yerde bulunmaktadır?
-
Kişi daha ne kadar süre o yerde bulunacaktır?
Eğer kişi HMK m. 8’de yer alan kişilerdense davalı olarak
hakkındaki açılacak davanın görüleceği yerde sürekli mi yoksa
geçici olarak mı bulunmaktadır buna bakılacak. Eğer geçici
olarak bulunmakta ise ve kalacağı süre de tam olarak ya da en
azından yaklaşık olarak biliniyorsa bu durumda dava konusu olayın
doğumundan sonra geriye ne kadar süre kalmıştır bu tespit
edilecek. Böylece “uzunca bir süre devam etme” koşulunun
gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belli olacak. Eğer uzunca bir
süre orada kalmaya devam etmeyecekse davalının oradaki adresinde
dava açılamaz. Bu durumda genel yetkili mahkeme yetkili hale
gelecektir. Eğer uzunca bir süre orada kalmaya devam edecekse bu
durumda dava orada görülebilecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder