20 Nisan, 2018

GÖSTERİLEN TANIĞIN ÖLMESİ DURUMUNDA YENİ TANIK LİSTESİ VERİLEBİLİR Mİ?


GÖSTERİLEN TANIĞIN ÖLMESİ DURUMUNDA
YENİ TANIK LİSTESİ VERİLEBİLİR Mİ?

I. GİRİŞ:

Ülkemizdeki hukuk yargılamalarında tanık delili önemli bir yer tutmaktadır. Ancak mahkeme huzurunda dinletilmek istenilen tanığın ölümü durumunda ölen tanığın yerine yeni tanık gösterilip gösterilemeyeceği konusunda usul kanunumuzda açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu makalemizde bu konuyu ele alacağız.

II. USUL HUKUKU AÇISINDAN TANIK:

6100 sayılı HMK da “İspat ve Deliller” başlıklı dördüncü kısmın hemen altında dördüncü bölümde yer almıştır. Bu nedenle usul hukuku açısından tanık delil niteliğindedir. Dolayısıyla delillerin sunulması usulüne bağlıdır.

III. TANIK GÖSTERİLEMEYECEK DURUMLAR:

HMK m. 200’e göre değeri 2.900,00 TL ve üzerinde olan davalarda tanık dinlenemez. Bu durumlarda ancak karşı tarafın izni ile tanık dinlenebilir. HMK m. 201’e göre de senede dayanan hak ve alacaklarda ise miktar 2.900,00 TL’nin altına düşse bile tanık dinletilmesi mümkün değildir. Alacak 1 TL bile olsa eğer senede bağlı ise ancak senetle ispat edilebilir.

IV. TANIK GÖSTERİLME ZAMANI:

Tanık deliline davacının dava dilekçesinde, davalının ise cevap dilekçesinde açıkça dayanmış olması gerekmektedir. HMK m. 119/I-f’ye göre İddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceğinin dava dilekçesinde yazması gerektiği HMK m. 129/I-e’de de savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceğinin cevap dilekçesinde yazması gerektiği açıkça belirtilmiştir. Dolayısıyla dava dilekçesinde ve cevap dilekçesinde tanık delili açıkça belirtilmediyse daha sonradan tanık deliline dayanılması mümkün değildir. Yargıtay “vesaire deliller” şeklinde ibareleri kabul etmemektedir.

V. TANIĞIN GÖSTERİLME ŞEKLİ:

HMK m. 240’a göre Tanık gösteren taraf, tanık dinletmek istediği vakıayı ve dinlenilmesi istenen tanıkların adı ve soyadı ile tebliğe elverişli adreslerini içeren listeyi mahkemeye sunar. Bu liste dava dilekçesi ve cevap dilekçesi ile de yapılabilir, dava ve cevap dilekçesinde tanık deliline dayanılmış olması koşuluyla ön inceleme duruşmasından sonra taraflara HMK m. 140/5 hükmüne göre verilen iki haftalık kesin sürü içesinde ayrı bir dilekçe ile de yapılabilir.

Aynı maddeye göre ikinci bir liste verilemez. Makalemizin konusunu da bu durum oluşturmaktadır.

VI. GÖSTERİLEN TANIĞIN ÖLMESİ:

Mahkemeye usulüne uygun şekilde sunulan tanık listesinde adı yazılı olan tanığın ölümü durumunda taraflar ölen tanığın yerine başka bir tanık gösterebilirler mi? İncelemesini yapacağımız usul hukuku sorunu budur.

HMK m. 240’a göre taraflar “tanık dinletmek istediği vakıayı” mahkemeye sunmak durumundadır. Yani tanığı ne amaçla hangi maddi vakıayı ispatlamak için dinleteceğini mahkemeye bildirmek zorundadır. Bu zorunluluk HMK m. 194’üncü maddedeki somutlaştırma yükünün bir uzantısıdır. Bu maddeye göre taraflar, dayandıkları vakıaları, ispata elverişli şekilde somutlaştırmalıdırlar. Tarafların, dayandıkları delilleri ve hangi delilin hangi vakıanın ispatı için gösterildiğini açıkça belirtmeleri zorunludur. Taraflar bu somutlaştırmayı yaptıklarında hakim de tanığın sorgusunu bu somut maddi vakıalar üzerinden yapar ve eğer tanığın sorgusu sonucunda ispat edilmek istenen husus hakkında yeter derecede bilgi edindiği takdirde aynı maddi vakıalarla ilgili dinletilmek istenen diğer tanıkların dinlenilmesinden vazgeçebilir.

Ölen tanığın durumu da buna göre incelenmelidir. Ölen tanık hangi maddi vakıanın ispatı için dinlenecekse aynı maddi vakıanın ispatı için gösterilmiş başka tanık olup olmadığına bakılmalıdır. Eğer aynı maddi vakıanın ispatı için gösterilen başka tanık varsa onun dinlenilmesi ile yetinilebilecekse ölen tanık yerine başka tanık gösterilmesi talebi reddedilmelidir. Eğer aynı maddi vakıanın ispatı için gösterilen başka bir tanık yoksa bu durumda ek tanık listesi verme hakkı o taraf tanınmalıdır.

Uygulamada özellikle de ailem mahkemelerindeki yargılamalarda tanık listeleri verilirken somutlaştırma yükümlülüğü yerine getirilmemektedir. Dolayısıyla ölen tanığın hangi maddi vakıanın ispatı için gösterildiği belirlenememekte ve bu nedenle de ek tanık listesi verilmesinin tanık gösterme hakkının kötüye kullanılması anlamına gelmesi durumu ile karşı karşıya kalınmaktadır. Bu durumu önlemenin tek yolu mahkemeye sunulan tanık listesinde tarafların tanığı dinletmek istediği maddi vakıanın ne olduğunun açıkça belirtilmemesi yani somutlaştırma yükümlülüğünün yerine getirilmemesi durumunda bu yükümlülük yerine getirilinceye kadar tanık listesinin kabul edilmemesi ve verilen süre içerisinde bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda da tanık dinletme hakkından vazgeçmiş sayılacağının ihtar edilmesi olacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder