07 Nisan, 2018

AVUKATLIK ÜCRETİNİN RÜÇHANLI BULUNMASI


AVUKATLIK ÜCRETİNİN RÜÇHANLI BULUNMASI

I. GİRİŞ:

Avukatlar sadece ekonomik durumu iyi olanların değil ekonomik durumu kötü olan gerçek ve tüzel kişilerin de vekilliğini yapmaktadırlar. Dolayısıyla avukatların temsil ettikleri kişilerin hak ve alacaklarının haciz ya da iflas yolu ile takibe uğraması durumunda avukatlarında alacakları tehlikeye girmektedir. Yasa koyucu avukatın temsil ettiği kişinin alacağının tahsilinde emeği geçen avukatın emeğini korumak için 1136 sayılı Avukatlık Kanununda özel bir düzenleme getirmiştir. Bu makalemizde bu düzenlemenin incelemesini yapacağız.

II. AVUKATLIK KANUNUNDAKİ DÜZENLEME:

1136 sayılı Avukatlık Kanununun Avukatın Hapis Hakkı Ve Avukatlık Ücretinin Rüçhanlı Bulunması” başlıklı 166’ıncı maddesi aşağıdaki gibidir.

Avukat, müvekkili tarafından verilen veya onun namına aldığı malları, parayı ve diğer her türlü kıymetleri, avukatlık ücreti ve giderin ödenmesine kadar, kendi alacağı nispetinde elinde tutabilir.

Avukat, sözleşme ile kararlaştırılan ve hakim tarafından takdir olunan ücretinden dolayı, kendi çalışması sonucunda müvekkilin muhafaza ettiği veya kazandığı mallar ve davadaki diğer taraftan ilam gereğince tahsil edilecek para yahut alınacak mallar üzerinde diğer alacaklılara nazaran rüçhan hakkını haizdir. Rüçhan hakkı, vekaletnamenin düzenlenme tarihine, vekaletname umumi ise iş sahibi adına ücret konusu işten dolayı ilk yapılan resmi baş vurma tarihine göre sıra alır. (Ek cümle: 02/05/2001 - 4667/79. md.) İş sahibinin iflası halinde avukatın vekalet ücreti alacağı da rüçhanlıdır. Ancak, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 206’ncı maddesinin birinci fıkrası hükmü saklıdır.

Bir ilamın cebri icra yoluyla infazına girişildiğinde, icra dairesi, takip talebinde bulunan tarafın ilamda adı yazılı olan avukatına, icra emri ile aynı zamanda düzenleyeceği bir bildiriyi, gideri takip talebinde bulunandan alınmak suretiyle, derhal tebliğ eder. Bu bildiri tebliğ edilmedikçe icranın sonraki safhalarına geçilemez. Avukata yapılacak tebliğin giderleri hakkında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 59. maddesi hükmü uygulanır.

Avukatın ölümü halinde, mirasçılarına intikal eden avukatlık ücreti alacakları da, avukat alacakları gibi rüçhanlıdır. Şu kadar ki, üçüncü fıkrada yazılı bildirim zorunluğu bu kimseler hakkında uygulanmaz.”

Bu yasal düzenleme avukatın hapis hakkını ve avukatlık ücretinin rüçhanlı olmasını düzenlemektedir. Makalemizin konusunu avukatın ücretinin rüçhanlı olması oluşturmaktadır.

III. AVUKATLIK ÜCRETİNİN RÜÇHANLI OLMASININ KOŞULLARI:

Bu maddeye göre avukatın rüçhan hakkı sözleşme ile kararlaştırılan ya da hakim tarafından takdir olunan ücret üzerindedir. Sözleşmeden kastedilen avukatlık ücret sözleşmesidir. Hakim tarafından takdir olunan ücret ise 1136 sayılı Avukatlık Kanunu m. 164/II uyarınca belirlenen ücreti oluşturmaktadır. Buna göre; avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde; değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir. Buradaki yetkili merci hakimdir.

Rüçhan hakkının bulunduğu mal varlığı değerleri ise avukatın kendi çalışması sonucunda müvekkilin muhafaza ettiği veya kazandığı mallar ve davadaki diğer taraftan ilam gereğince tahsil edilecek para yahut alınacak mallardır. Örneğin, avukat müvekkili adına bir alacak davası kazanmışsa o alacak davasının konusunu oluşturan para alacağı üzerinde sözleşme ile kararlaştırılan nispi ya da maktu avukatlık ücreti için müvekkilinin diğer alacaklılarına nazaran rüçhan hakkına sahip olacaktır.

Buradaki en önemli ayrıntı avukat müvekkilinin baktığı bütün işleri için almaya hak kazandığı avukatlık ücretlerinin tamamı için değil sadece müvekkiline kazandırdığı işten olan avukatlık ücreti alacağı için müvekkiline kazandırdığı mal varlığı değeri üzerinde rüçhan hakkına sahip olmasıdır. Örneğin avukat bir kişinin hem boşanma davasına bakmış ve bu boşana davasından maktu avukatlık ücretine hak kazanmış olsun hem de kira alacağı davasına bakmış olsun ve kira alacağının ödenmesine ilişkin bir ilam almış olsun. Kira alacağına ilişkin olarak başlatılan icra takibine müvekkilin başka alacaklıları eğer haciz koydurmak isterlerse avukat sadece kira alacağı davası için almaya hak kazandığı avukatlık ücreti için rüçhan hakkını ileri sürebilecektir. Daha önce sonuçlandırdığı ve henüz avukatlık ücretini tahsil edemediği boşanma davası avukatlık ücreti için rüçhan hakkını ileri süremeyecektir.

Bazı avukatların müvekkillerinin hacizden mal kaçırmalarını sağlamak için müvekkillerinin haciz konulan hak ve alacaklarından rüçhanlı avukatlık ücreti alabilmek bahanesiyle müvekkillerinin o hak ve alacakla ilgisi olmayan daha önce sonuçlandırılmış başka işleri ile ilgili avukatlık ücret sözleşmesi ya da buna dayanan bir takım belgelerle rüçhan hakkını kullanmaya çalıştıkları ve böylece haciz sonucunda rüçhanlı alacak olarak elde edilen parayı müvekkillerine iade ederek usulsüzlük yaptıkları görülmektedir. Rüçhan hakkının kapsamı iyi incelenmediğinden bazı mahkemelerde bu aldatıcı duruma düşmekte ve haciz konulan hak ve alacağın iş sahibine kazandırılmasında avukatın emeğinin dışında ki avukatın yaptığı bu hak ve alacakla ilgisiz başka avukatlık hizmetleri ile ilgili avukatlık ücretleri de rüçhanlı alacak kapsamında değerlendirilerek hatalı kararlar verilmektedir.

Avukatın rüçhan hakkı sadece iş sahibinin hak ve alacaklarına haciz konulması durumu için değil aynı zamanda iş sahibinin iflas etmesi durumu için de geçerlidir.

IV. RÜÇHANLI ALACAĞIN TESPİTİ:

Avukatlık ücretinin diğer alacaklara nazaran rüçhanlı olduğunun tespiti avukatın vekâletnamesine göre belirlenir. Vekâletnamenin düzenleme tarihine verilecek en güzel örnek boşanma davaları için düzenlenen vekâletnamelerdir. Bu vekâletnameler boşanma yetkisini içeren, fotoğraflı ve özel vekâletnamelerdir. Bu nedenle bu vekâletnamenin veriliş tarihine göre boşanma davasının sonucunda elde edilen ilam sonucunda müvekkil adına elde edilecek olan hak ve alacaklar üzerinde yine bu dava nedeniyle avukatın almaya hakkı olan avukatlık ücreti olarak rüçhan hakkı bulunmakta olup, bu rüçhan hakkı sırası vekâletname tarihine göre belirlenecektir. Ancak uygulamada genellikle avukatlara genel vekâletname çıkartılmaktadır. Bu durumda iş sahibi adına ücret konusu işten dolayı ilk yapılan resmi başvurma tarihine göre rüçhan hakkı sırası verilir. Örneğin avukat genel vekâletname ile dava açmışsa davanın açılış tarihi resmi başvuru tarihi sayılacaktır.

1 yorum:

  1. Bu değerli yazınız birçok avukat arkadaşımızı aydınlatıcaktır bende olduğu gibi. Avukatlık ve hukuk hakkında ben de güncel kararlar ve mevzuat yorumları paylaşıyorum ilginizi çekebilir. İncekaş Hukuk

    YanıtlaSil