KARŞI VEKÂLET
ÜCRETLERİNİN ÖDENMESİNDE
DAVALI İDARELER SERBEST
MESLEK MAKBUZU
İSTEYEMEYECEKLER
Karşı vekâlet
ücretinin avukata mı yoksa iş sahibine mi ait olduğu konusundaki hukuki
tartışma devam ederken davalı idareler karşı vekâlet ücretinin 1136 sayılı
Avukatlık Kanunu’nun 164/son hükmünden yola çıkarak avukata ait olduğunu peşin
olarak kabul edip avukatlara yapılacak karşı vekâlet ücreti ödemelerinde
avukatlardan serbest meslek makbuzu kesmelerini istemekteydiler.
Neticede 1136
sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164/son hükmüne göre karşı vekâlet ücretlerini
avukatlar almaktaysa da dava sonunda karşı vekâlet ücretleri taraf lehine
hükmedilmekte, avukatlarda karşı vekâlet ücretlerini yine müvekkilleri olan
taraflar adına onların vekili olarak tahsil etmektedirler.
Avukat tahsilâtı
yaptığı tarihte kendi adına değil müvekkili adına hareket etmektedir. Tahsilâtın
yapıldığı tarihe kadar da HMK hükümleri geçerlidir. Tahsilâtın yapılmasından
sonra 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164/son hükmü uygulama alanı bulmaktadır.
Tahsilâtın yapılmasından sonra paranın kime ait olacağı 164/son hükmüne göre
avukatla iş sahibi arasındaki bir hukuki sorun olup bu durum davalı idareyi
hukuken ilgilendirmemektedir.
Ödenecek
paranın vergilendirilmesi için yapılması gereken paranın serbest meslek makbuzu
talep edilmeksizin davalı idare tarafından iş sahibi adına talep eden avukata
ödenmesi avukatın da bu parayı 164/son hükmüne göre müvekkilinden tahsil etmiş
sayılarak iş sahibi adına serbest meslek makbuzu düzenlemesiydi. 26.04.2014
tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Maliye Bakanlığı’nın
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği’nin “4. Avukatlık Ücretleri”
başlıklı bölümde bu sorun aşağıdaki gibi çözülmüştür. Buna göre;
“Mahkemelerce
hükmolunan avukatlık ücretlerinin davayı kazananlara ödenmesi KDV’nin konusuna
girmez. Ancak bu paralardan sözleşmeleri gereği ücret karşılığı çalışanlar
dışında kalan avukatlara intikal eden kısım, serbest meslek kazancı kapsamında
vergiye tabi olur. Avukatlar aldıkları bu para için davayı kazanana serbest
meslek makbuzu düzenler ve makbuzda alınan tutar üzerinden KDV hesaplayıp
ayrıca gösterirler.
Mahkeme kararında “KDV hariç” şeklinde bir ifadenin yer
almaması halinde, vekâlet ücretinin KDV dâhil olduğu kabul edilir ve iç yüzde
oranı uygulanmak suretiyle hesaplanan KDV, düzenlenen serbest meslek makbuzunda
gösterilir.”
Bu tebliğe
göre artık davalı idare iş sahibi adına karşı vekâlet ücreti talep eden
avukattan idare adına düzenlenmiş serbest meslek makbuzu talep edemeyecektir.
Ödeme yükümlülüğü altındaki idare ödemeyi avukata yapacak avukatta bu parayı
gerek 164/son hükmüne göre gerekse iş sahibi ile yapmış olduğu ücret sözleşmesi
gereği kendisi alması halinde parayı ödeyen iş sahibi kabul edilecek ve iş
sahibi adına serbest meslek makbuzu düzenleyecektir.
Konu ile
ilgili olara Ankara 8. İcra Hukuk Mahkemesi’nin yakın tarihte vermiş olduğu
karar örneğinin tam metnini aşağıda bulabilirsiniz.
TÜRK
MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
8. İCRA HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO: 2014/353
KARAR NO: 2014/455
3. İCRA MÜD. : 2014/7723
HÂKİM:
KÂTİP:
DAVACI: EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
VEKİLİ:
DAVALI:
VEKİLİ: Av.
BÜLENT NURİ KURDOĞLU
- Strazburg Cad.No:30/21 Sıhhiye Merkez ANKARA
DAVA: Şikâyet
(İcra Memur Muamelesi)
DAVA TARİHİ: 28/04/2014
KARAR TARİHİ: 16/05/2014
KARAR YZL. TRH. : 22/05/2014
Mahkememizde
görülmekte bulunan şikâyet davasının dosya üzerinde yapılan incelenmesi
sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı
vekili dava dilekçesinde özetle, davalı alacaklının ilamda belirtilen vekâlet
ücretinin hesabına yatırılmasını talep ettiğini, kurum olarak ödeme belgesine
bağlanması gereken serbest meslek faturasının idareye gönderilmesini
bildirdiklerini, cevap vermediğinden ödeme yapılmadığını, aynı alacak için
Ankara 3. İcra Müdürlüğünün 2014/7723 sayılı dosyasından takip yaptığını,
alacaklının hakkını kötüye kullandığını belirterek icra emri işleminin iptaline
karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı
vekili ise dilekçesinde özetle; mahkemelerin hükmettikleri karsı vekâlet
ücretlerinin davalı idarelerce ödenmesi anında avukatların serbest meslek
makbuzu kesmelerinin istenemeyeceğini belirterek şikâyetin reddini istemiştir.
Şikâyetin mahiyeti gereği evrak üzerinde inceleme yapılmıştır.
Takip
dosyasının incelenmesinde alacaklının Seçkin Celayir, borçlunun Emniyet Genel
Müdürlüğü oldukları, Ankara 6. İdare Mahkemesinin 02.10.2013 tarih ve 2012/1540
E; 2013/1481 K sayılı kararında yazılı vekâlet ücreti ve yargılama gideri
alacaklarının tahsili için ilamlı takip yapıldığı görülmüştür.
HGK'nun
08.10.1997 tarih 1997/12-517 E, 1997/776 K. sayılı kararında açıklandığı üzere
ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Hükmün içeriğinin aynen infazı
zorunludur. Kararda hükmedilen vekâlet ücreti davacı asil lehine verilmiştir. Diğer
bir anlatımla hükmedilen vekâlet ücreti asile aittir. Bu durumda avukatla
vekilin ne şekilde anlaştıkları, ödenecek vekâlet ücretinin vekile verilip
verilmeyeceği bilinememektedir. Vekâlet ücretinin asil tarafından vekile
ödenmemesi durumunda, önceden serbest meslek makbuzu vermekle, vekil ise elde
etmediği bir gelirin vergisini ödemekle karşı karşıya kalabilecektir. Davalı,
davacı idareye usulüne uygun olarak başvurmasına rağmen ödeme yapılmadığından
takip yapmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle şikâyetin
reddine karar verilmesi gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda
açıklanan nedenlerle;
- Şikâyetin REDDİNE,
- Harç peşin alındığından yeniden
alınmasına yer olmadığına,
- Yargılama giderlerinin davacı üzerinde
bırakılmasına,
- 300,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan
alınarak davalıya verilmesine,
- Dair, tarafların yokluğunda KESİN
olarak evrak üzerinde karar verildi. 16/05/2014
Kâtip 47759 Hâkim
29217
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder